Kontrol Edilmeyen (Unchecked) Exception'lar
Java'nın sözdizim bağlamında çoğu programcıyı gereksiz yere uğraştıran ve vakit kaybına neden olan özelliklerinden biri, exception atan bir kod parçasını kullandığınızda kullanan tarafın ya try/catch koymaya, ya da bulunduğu metotun tanımına "throws xxException" gibi bir ifade eklemeye mecbur kalmasıdır. Tabii hepimizin bildiği gibi "throws xxException" ekleme yoluna giderseniz, bu eklemenin etkisi zincirleme olarak o metotu çağıran metota, ve oradan başka yerlere sıçrar, ve bir süre sonra bir bakmışız ki metotlarımızın yarısı aynı asalak ifadeyi içeriyor: method_x() throws Exception! "En iyi kod, yazmadığım koddur" desturundan yola çıkarak, bu yazının geri kalanında kontrollü Exception kullanımını tavsiye etmeyeceğiz.
Kurumsal Java programcılığı esnasında zaten fazla olan teknoloji çorbası ile uğraşırken "sadece istenilen şeyi söylemek, geri ile gerekince ilgilenmek" en iyisidir. Daha kısa zamanda, daha basit/bakımlı kod yazmak bunu gerektirir. Şimdi, final tavsiyeyi vermeden önce Java exception mimarisine bir bakalım. Java ve Exception'lar Java sözdizim yapısında iki tür exception vardır. Kontrollü (checked) exception, ve kontrolsüz (unchecked) exception. Çoğumuzun bildiği gibi kontrollü exception durumunda, eğer bir kod parçası içinde 'throw new xxxException' gibi bir ibare mevcutsa, kullanan kod try/catch "yakalayıcıları" bulundurmaya mecburdur.
Bu gereklilik bizzat Java derleyicisi üstümüzde zorlanan (enforce) bir gerekliliktir, kaçış yoktur. Kontrolsüz exception kullanımında ise herhangi bir servis kod parçası kontrolsüz exception fırlatabilir, fakat çağırım yapan taraf bu exception'ı yakalamaya (ya da bulunduğu metot tanımına "throws xxException" eklemekte) mecburiyeti yoktur. RuntimeException bunun güzel bir örneğidir. Java tasarımcıları baştan beri kontrolsüz yanında kontrollü exception kullanımını da bir seçenek olarak sunmayı seçmişlerdi. Ayrıca, zamanın ortak aklı da (conventional wisdom) bir şekilde kontrollü exception kullanımını ön plana çıkarmıştır (çünkü ilk Java kod örneklerinde böyleydi).
Fakat aslında, Java tasarımcılarının bu seçiminin arkasında müthiş zeka aramamak gerekir. İstekleri sadece şuydu: Programcının, çağırdiğı kodun ne yaptığından "haberdar olması", ve o kodu kullanırken "bunun sonuçlarına katlanıyorum :)" ibaresini yazılı olarak kodunun içine koyması. Fakat bu saf istek, kurumsal Java bağlamında artık bir zul olmaya başlamıştır. Kurumsal Java kodları bir API "denizi" içinde yüzer, ve 3-4 dış kütüphane kullanan bir kodda artık çok fazla sayıda try/catch ibaresi görmek mümkündür, ya da metot tanımı bağlamında gereksiz bir ekleme enflasyonu ortaya çıkmaktadır. Bu sebeple yazımızın tavsiyesi kurumsal uygulamalarda (web/telekom/vs) kontrolsüz Exception kullanılmasıdır. Bu Exception yöntemi ile, bir Exception'ı, "sadece istediğinizde" try/catch ile yakalamanız yetiyor, eğer hiçbir Exception ile ilgilenmiyorsanız, derleyici size bir hatırlatmada/zorlamada bulunmuyor. Bu sayede kodunuz daha temiz kalıyor.
Tabii eklemek gerekir ki, içinde Exception atılması muhtemel bir çağrıyı yapan kodun, o kontrolsüz Exception'ı yakalamaması demek, bu Exception'ın daha üst seviyelerde yakalanmayacağı demek değildir. Exception kurallarına göre yakalanmayan bir Exception zaten çağrı sıralamasında üste doğru çıkacaktır, ve kontrolsüz şartında sadece ilgilenen bir yakalayıcı tarafından yakalanabilir. Zaten, her uygulama bir "en üst seviye" yakalayıcı genelde olduğu için bu, o Exception'ın eninde sonunda bir yerde yakalanacağı anlamına gelir. Ama bu yakalayıcı bir tane, ve her yerde olmayan bir ekleme olduğu için kod temizliği için bir tehlike arz etmez. Bu tavsiye ışığında Exception muamele sistemimiz daha temiz ve bakımı rahat hâle gelekcektir. İlginçtir ki, kontrollü Exception seçeneği, diğer "pür" nesnesel dillerde mevcut değildir: Ada, Eiffel, Ruby, Phyton dillerinin hepsi kontrolsüz Exception atarlar. Bu dillerden Ada, gerçek zamanlı (real-time) ve kritik misyon (mission critical) sistemlerde kullanıldığına göre (askeri, uzay sistemlerinde), kontrolllü Exception'ların pek o kadar da hayati olmadığı ortaya çıkmaktadır.
Yukarı