MQ Series
Bilgisayarlarda mikroişlemci temeline kadar inerseniz, aslında herşeyin basit bir temel üzerine oturtulduğunu göreceksiniz. Programlar ana bellek içinde durur, ve program kodlarını işleten merkez işlemci, kodları teker teker bellekten alıp işleme koyar. Ve bu kodlar işlerken onların sonucunu BEKLER. Bilgisayarları tasarlayan mühendisler için, bu işlet/bekle döngüsü rahat anlaşılır bir kavramdır. İşleri kolaylaştırır, bu yüzden genelde kullanılan kavram budur. Ve en temelden desteklendiği icin, bu bütün program dillerine yansımış, mesela bir Java işlemi de aynen makina dilinin yaptığı gibi (assembler) işlem sonuçlarını bekler olmuştur. Fakat bazen, alternatif bir yaklaşımı kullanmak yararlı olabilir. Bu değişik yaklaşım şudur: "İşlemi çağır ama sonucu beklemeden yoluna devam et, sonucu bir şekilde geri alirsın". Bu tip kavramlar, programlama dili seviyesinde kullanılabilir, fakat genelde bu iş, dış paket programlar yardımı ile yapılıyor günümüzde. MQ Series bu programlardan biridir. İleti (Mesaj) kuyruğu denen programlar, isimleri üzere, cağırılan işlemleri depolarlar. Mesajları yüksek bir hızda, sistemler arasında değiş/tokuş yapmak için yazılmışlardır, ve iyi taraflarindan biri, mesajı KAYBETMEME garantisi verirler (sabit diske yazarak). Örneğe gelelim. Birbirinden alakasız iki sistem düşünelim: A ve B sistemi tamamen ayrı makinalar üzerinde çalışıyor olsunlar. Hatta 'işletim sistemleri' bile farklı olsun.
Bu iki sistem arasındaki bağlantı TCP/IP bağlantısı, yani Internet usûlü bir bağlantı olabilir fakat bildiğimiz gibi TCP/IP, mesaj iletiminde 'garanti' vermez. Paket düşmesi denen olay sık olmasa bile, olması mümkün vakâlardandır. Olayı renklendirmek için, B sistemine bir servis programı koyalım. Bu 'sunucu' program, çarpma servisi yapsın bizim için. 3 ve 5 sayısını verince geri cevap 15 verecek yani. Mucize program! Arayüz şöyle olabilir. public class Islem{public int carp(int sayi1, int sayi2){ return sayi1 * sayi2;}} Oldu. Fakat, A sisteminden B sistemine nasıl bağlantı yapacağız? Java dünyasında RMI kullanabiliriz. RMI ile, B sistemindeki arayüzü, A sistemine uzaktan göstermek mümkün oluyor. yani nesne->carp(3, 5) islemini RMI A'dan alip B'ye, cevabı ağ sistemi ile geriye getirebiliriz. Peki, ya, tam bu işlemi yaparken, B sistemi çökerse? "Amma da zorlastırdın işi kardeşim, arada sırada çökerse çöksün!" Bu cevabın geçerli olduğu iş şartları olabilir. Fakat bazı şartlarda B sistemi çökünce, geriye yanlış cevap vermek kabul edilemez olabilir. Bunun üstesinden gelmek icin RMI dünyasında, "olmazsa tekrar dene" gibisinden 'istisna kodu' yazabilirsiniz, fakat bu A sistemindeki kodu iyice karıştıracaktır.
Peki çözüm nedir? Mesaj kuyruk programları bu günler için yazılmıştır. Önce bir kuyruk tanımlarsınız. Kuyruk1 ismini verelim: Bu kuyruğa mesaj koymak ve mesaj okumak mümkündür. Kuyruk1'in kendisi, cismen A sisteminde, B sisteminde, ya da en iyisi, bir C sisteminde yaşıyor olabilir. Nerede yaşarsa yaşasın, sabit mesajları diske yazdığı için onları kaybetmeyecektir. Ayrıca MQ Series gibi programlar ile, kuyrukta biriken mesajlar, mesela C sistemi hayata döndüğünde, ona tekrar iletilmeye başlanır. Böylece, mesaj kaybı sorununu çözmüş olduk. Yanlız bu yeni sistemde biraz değişik düşünmek zorundayız. Artık, nesne->carp() islemi 'anında' geri dönecek, ve programınızın geri kalan kısmı işleme koyulacaktır, 'çarpım sonucu elinize geçmeden'. Çarpım sonucunu belki başka bir kuyruktan geri almanız mümkün olabilir. Ama, bu tip kararlar program mimarinizi etkileyecektir. Kuyruk bazlı ve olmayan programlar arasındaki mimari farkı o yüzden büyük olabilir; Önemli olan, hangi mimarinin ne zaman lazım olduğunu görebilmek. Eğer, * İki değisik sistem, birbiri ile mesaj alışverişi yapıp, mesajları kaybetmek istemiyorsa * Bu iki sistem birbirinden degişik zamanlarda ve kişiler tarafından kontrol ediliyor, o yüzden indirilip/kaldırılması gerekiyorsa * Bilgi alışverisinin anlık olması gerekmiyorsa Mesaj kuyruk bazlı programlar ihtiyacınızı karşılıyabilir.
Yukarı